Çin’in Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi’nin Turfan Şehri’nde binlerce yıldır sessiz kalan  Singim Taş Mağaraları, yıllarca süren koruma, sağlamlaştırma ve duvar resimlerine restorasyon çalışmalarının ardından nisan ayında ilk kez turistleri ağırladı.

Singim Taş Mağaraları yani Singim Budist tapınak kalıntılarından 10 numaralı tapınak, Turfan şehrinin Edikut Bölgesinde yer alan Alev Dağı kasabasının Badam köyünün kuzeyinde, yani Alev Dağı’nın güney eteğindeki Ağaç Vadisi’nin girişindeki bir nehir kıvrımında bulunuyor. Burada zengin bitki örtüsüne sahip ve şırıl şırıl nehir suyu akıyor. İşte tam  burası, rahiplerin oturup Budist öğretileri ezberleyip pratik yaptıkları bir mekandı.

Muhabirimiz kısa süre önce Singim Taş Mağaraları’nın sorumlusu Li Huichao’nun eşliğinde mağaraları gezdi. 

Li Huichao, Singim Taş Mağaraları’nın 2006 yılında ulusal düzeydeki tarihi eserler koruma birimi olarak ilan edildiğini ve bugün 13 mağara barındıran birimin, Güney Tapınağı, konut bölgesi ve Kuzey Tapınağı’ndan oluştuğunu ve bu üç bölümün merdiven tarzında uçurum kütlesinde yer aldığını belirtti. Bunlar arasında Kuzey Tapınağı’nın 4, konut bölgesinin 3 ve Güney Tapınağı’nın 5 katlı olduğunu söyleyen Li, 5 Nisan tarihinde açılan Güney Tapınağı’ndaki 3 ve Kuzey Tapınağı’ndaki 5, 6 ve 7 numaralı mağaralar olduğunu dile getirdi.   

Muhabir Li Huichao’yla birlikte mağaraları inceliyor

Muhabir, ahşap merdivenlerden çıkarak Kuzey Tapınağı’nın üçüncü katında bulunan 5 No’lu mağaraya geldi ve mağaranın pek büyük olmadığını, yaklaşık 46 metrekare olduğunu, 9. yüzyılın sonuyla 12. yüzyıl arasında inşa edildiğini, dikdörtgen uzunlamasına kemer çatı yapısında olduğunu, mağaranın arka kısmında ve her iki tarafın alt kısmında rahipler için inşa edilen 6 adet küçük meditasyon odasının bulunduğunu, mağaranın damı ve iki yanındaki duvara perde, ağaç, kuş ve insan figürleri gibi yaşamın derin içeriklerini taşıyan resimlerin çizili olduğunu gördü. Arkeologların 5 No’lu mağaradaki duvar resimlerinin içeriğinin Maniheizm ile ilgili olabileceğini ilk etapta tahmin ettikleri bilgisi verildi. 

Singim Taş Mağarları’ndaki Kuzey Tapınağı’nın üçüncü katındaki 5 No’lu mağara

Kuzey Tapınağı’nın yaklaşık 80 metrekarelik 6 numaralı mağarasının merkezinde pagodayı andıran bir sütün bulunuyor. Bu mağara 9. yüzyılın sonları ve 12. yüzyılın başlarında inşa edilmiştir. Mağaranın sol ve sağ koridorlarının iki yanındaki duvarlarda ve arka odanın ön yarı bölümünde bulunan duvar resimleri nispeten iyi korunmuş ve zemin yeşil tuğlarla döşenmiştir. Duvar resimlerindeki insan figürlerinde yer alan Söğüt yaprağı gibi kaşlar, anka kuşunu andıran gözler ve küçük kiraz dudaklar tıpkı Merkezi Ovalar’dan karakterlerin imajını yansıtıyor. Merkezi sütunün ön kaidesinde lotüs şeklinde 5 adet Buda’nın Oturağı bulunuyor, bunlardan en önemlisi 6 kenarlı. Lotüs yaprakları ve çeşitli çiçek desenleri ile dekore edilmiştir ve renkler son derece canlıdır. Kaide üzerindeki kilden kalıntılara göre, her Buda’nın Oturağı’nda heykel vardı.

Çin’in Xinjiang Tarihi Eserler ve Arkeolojik Araştırmalar Enstitüsü, 2009 ve 2012 yıllarında Xinjiang’ın önemli bir kültürel kalıntı koruma projesi olan Singim Taş Mağaraları’nın kurtarılması ve restorasyonu projesine destek sağlamak için mağaralarda iki kere arkeolojik kazı gerçekleştirdi ve arkeologlar iki tapınak, bir yaşam alanı, 13 mağara ve 27 konut kazdı. Yaklaşık 700 duvar resmi parçası, yüzden fazla belge parçası, ayrıca ahşaptan eşya, çanak çömlek, ipek tablolar ve dokuma eşyaları gibi çok sayıda değerli kalıntıyı ortaya çıkardı. Ayrıca soba, tandırlı yatak, basamaklı merdiven ve diğer kalıntılar da keşfedildi.

Arkeolojik kazılar, Singim Taş Mağaraları’nın MS 5. yüzyılda inşa edilmeye başladığı ve MS 14. yüzyılda terk edildiğini ve “Edikut Mağaraları”nın önemli bir parçası olduğunu ortaya koymuştur.

Xinjiang Tarihi Eserler ve Arkeolojik Araştırmalar Enstitüsü’nden araştırmacı ve Singim Taş Mağaraları’nın arkeolojik kazılarının sorumlusu Wu Yong, yer altından çıkarılan kaynakarın Singim Taş Mağaraları’nın yalnızca belirgin Budist sanatsal çağrışımlara sahip olmadığını, aynı zamanda Maniheizm gibi diğer dinlerin sanatsal içeriklerine de sahip olduğunu dile getirdi. Ayrıca, Turfan bölgesinde çeşitli etnik gruplar ve dinlerin birbirlerinden öğrendikleri ve entegrasyon içinde birlikte geliştikleri yerel kültürel özelliklerine dikkat çekti.

MS 5. yüzyılda inşa edilen ve MS 14. yüzyılda terk edilen Singim Taş Mağaraları

2012'den bu yana devlet, 5 kültürel kalıntıyı korumak ve altyapı projesini uygulamak için toplam 29 milyon 790 bin yuan yatırım yaparak, Singim Taş Mağaraları’nın açılması için imkan yarattı.

Singim Taş Mağaraları’ndaki çok kültürlü izler, İpek Yolu üzerindeki medeniyetlerin entegrasyonunun ve karşılıklı öğreniminin canlı bir tanığıdır. Mağaraların ziyarete açıması, yalnızca bu mağara sanat hazinesinin sistematik restorasyonunu ve  korunmasını işaret etmekle kalmıyor, aynı zamanda akademik araştırmalar aşamasından halkın gözü önüne çıkmasıyla kültürel mirasın sürdürülebilir şekilde aktarılması da gerçekleşmiş oldu. Ayrıca, insanların bu değerli çalışmanın güzelliğini yakından hissetmesine, geleneksel Çin kültürü hakkındaki anlayışını derinleştirmesine ve halkın ulusal gurur ve özgüveninin teşvik edilmesine olanak sağlıyor. 

Turfan Tarihi Eserler Müdür Yardımcısı Zhang Yong, konuyla ilgili şunları söyledi: “Yar Gölü Taş Mağaraları ve Singim Taş Mağaraları’nın aynı anda halka açılmasıyla Turfan, Xinjiang’ın turistlerle en çok taş mağara grubunu buluşturan bölgesi haline geldi. Bu durum, Turfan’ın kültür ve turizm endüstrilerinin derin entegrasyonunu etkili bir şekilde teşvik edecek ve yerel ekonomik kalkınmaya yeni bir kültürel canlılık katacak .”

  Hibya Haber Ajansı